|
|
|
|
|
|
|
|
| M E C L İ S K A R A R I D I R |
| Karar No : 2010 / 53 |
| Karar Tarihi : 07.04.2010 |
KARARIN ÖZÜ :
Kartal Soğanlık 139 pafta, 8746 ada, 1 parsel sayılı taşınmazın 5393 sayılı Kanunun 18/e maddesi gereğince satımına veya yap-işlet-devret yöntemiyle değerlendirilmesi için Belediye Encümeni’ne ve Belediye Başkanı’na yetki verilmesi.
TEKLİF :
Emlak İstimlak Müdürlüğü'nün 02.04.2010 tarih, 2010/710 sayılı teklifi.
BAŞKANLIK MAKAMI'NA; Mülkiyeti Belediyemize ait Kartal Soğanlık 139 pafta, 8746 ada, 1 parsel sayılı 5000,27 m2 yüzölçümlü taşınmaz 1/1000 ölçekli 19.09.2006 tasdik tarihli Kartal Güneyi İmar planında "Akaryakıt İstasyonu alanı" olarak düzenlenmiştir. 139 pafta, 8746 ada, 1 parsel sayılı söz konusu Belediye taşınmazının 5393 sayılı Kanunun 18/e Maddesi hükmü gereğince satımına veya yap-işlet-devret yönetmiyle değerlendirilmesine, Belediye Encümenine ve Belediye Başkanı Sn.Op.Dr.Altınok ÖZE'e yetki verilmesi ile söz konusu parsel hakkında alınan 06.04.2007 tarih 2007/146 sayılı Meclis kararının iptali hususlarında konunun incelenerek karar altına alınması için yazının Belediye Meclisi'ne havalesini arz ederim. (Başkan Yardımcısı.)
Rapor :
Hukuk Komisyonu'nun 06.04.2010 tarihli raporu.
BELEDİYE MECLİS BAŞKANLIĞI’NA KARTAL; KONUNUN İNCELENMESİ: 05.04.2010 tarihinde komsiyonumuza havale edilen Mülkiyeti Belediyemize ait Kartal, Soğanlık 139 Pafta, 8746 Ada, 1 Parsel sayılı taşınmazın 5393 sayılı Kanunun 18/e maddesi gereğince satımına veya yap-işlet-devret yöntemiyle değerlendirilmesi için Belediye Encümeni’ne ve Belediye Başkanı’na yetki verilmesi ve sözkonusu parsel ile ilgili alınan 2007/146 sayılı Meclis Kararının iptali ile ilgili teklif görüşmeye açıldı.
KOMİSYON GÖRÜŞÜ: Teklif, 5393 Sayılı Kanunun 18/e fıkrası bakımından dikkate alınarak incelendi. 5393’ün 18/e fıkrası taşınmaz mal alımı ve satışı ve sınırlı ayni hak tesisine konu olabileceğini açıkça ifade etmektedir. Keza 5393 sayılı Kanunun 15. maddesinin (h) fıkrası mahalli müşterek nitelikteki hizmetlerin yerine getirilmesi amacıyla belediye ve mücavir alan sınırları içerisinde taşınmaz almak, kamulaştırmak, satmak, tahsis etmek, bunlar üzerinde sınırlı ayni hak tesis etmek belediyenin görev ve yetkileri arasında bulunmaktadır
Yapılan inceleme sonucunda teklifin 5393 Sayılı Kanunun 15 ve 18. maddelerine uygunluğu tespit olunmuştur. Yüce Meclisin bilgisine ve takdirine arz olunur. (Hukuk Komisyonu Başkanı ve Üyeler.)
MUHALEFET ŞERHİ
06.04.2010
tarihli Hukuk Komisyonu Raporuna ait Muhalefet Şerhimizdir.
Komisyonumuza
havale edilen Nisan 2010 ilave gündeminin 2. sırasındaki “Mülkiyeti
Belediyemize ait Kartal, Soğanlık 139 pafta, 8746 ada, 1 parsel taşınmazın 5393
sayılı kanunun 18/e maddesi gereğince satımına veya yap-işlet-devret yöntemiyle
değerlendirilmesi için Belediye Encümeni’ne ve Belediye Başkanı’na yetki
verilmesi ve sözkonusu parsel ile ilgili alanın 2007/146 sayılı Meclis
Kararı’nın iptali” ile ilgili görüş için 06.04.2010 tarihinde komisyonumuz
toplanmış ve karar vermiştir. Ancak komisyon kararı birçok yönden yanlış bir
görüş olmuştur. Zira sözkonusu Komisyon görüşü birçok yönden hukuka
aykırıdır.
1. Yetki talebinin hukuki dayanağı yanlıştır.
Görüleceği gibi
müdürlüğün yetki talebi yazısında 5393 sayılı kanunun 18/e maddesi
gereğince işlem yapılması talep edilmektedir. Oysa talep yazısında 2 çeşit
yetki talep edilmektedir. 1.si 18/e kapsamındaki satış yetkisi, 2.si ise 18/j
maddesinde düzenlenen belediye yatırımlarının ne şekilde olacağının tesbiti
yetkisidir. Bu durum da usul açısından hukuka aykırılık teşkil etmektedir.
2.
Belediye Meclisi Görev ve Yetkilerini devredemez.
5393 sayılı kanunun
Belediyenin yetkileri ve imtiyazları’nı düzenleyen 15. maddesinin h fıkrası
“Mahallî müşterek nitelikteki hizmetlerin yerine getirilmesi amacıyla, belediye
ve mücavir alan sınırları içerisinde taşınmaz almak, kamulaştırmak, satmak,
kiralamak veya kiraya vermek, trampa etmek, tahsis etmek, bunlar üzerinde
sınırlı aynî hak tesis etmek.” şeklindedir. Görüleceği gibi Belediyenin tüzel
kişiliğine ait gayrimenkulleri satmasında bir uygunsuzluk sözkonusu değildir.
Ancak bilindiği gibi Belediye yetki, sorumluluk ve imtiyazlarını organları
vasıtasıyla yürütür.
5393 sayılı kanunun ikinci kısımda Belediyenin
temel organları Belediye Meclisi, Belediye Encümeni ve Belediye Başkanı olarak
belirlenmiş; 1.Bölümde Belediye Meclisinin, 2.Bölümde Belediye Encümeninin, 3.
Bölümde de Belediye Başkanının görev, yetki, sorumluluk ,kuruluş ve işleyişi
düzenlenmiştir.
5393 sayılı kanunun Belediyeye ait gayrimenkullerin
satış yetkisi ile belediye adına imtiyaz verilmesi ve belediye yatırımlarının
hangi modelle olacağı kararını sadece Belediye Meclisine vermiştir. İlgili
kanunun Meclisin görev ve yetkileri’ni düzenleyen 18. madde e fıkrası “ Taşınmaz
mal alımına, satımına, takasına, tahsisine, tahsis şeklinin değiştirilmesine
veya tahsisli bir taşınmazın kamu hizmetinde ihtiyaç duyulmaması hâlinde
tahsisin kaldırılmasına; üç yıldan fazla kiralanmasına ve süresi
|
|
|
|
|
|
|
|
| M E C L İ S K A R A R I D I R |
| Karar No : 2010 / 53 |
| Karar Tarihi : 07.04.2010 |
otuz yılı geçmemek
kaydıyla bunlar üzerinde sınırlı aynî hak tesisine karar vermek.” Yine aynı
maddenin j fıkrası da “Belediye adına imtiyaz verilmesine ve belediye
yatırımlarının yap-işlet veya yap-işlet-devret modeli ile yapılmasına;
belediyeye ait şirket, işletme ve iştiraklerin özelleştirilmesine karar vermek.”
şeklinde düzenlenmiştir.
Yine 5393 sayılı kanunun Encümenin görev ve
yetkilerini düzenleyen 34.maddesinin g fıkrası da “Taşınmaz mal satımına,
trampasına ve tahsisine ilişkin meclis kararlarını uygulamak; süresi üç yılı
geçmemek üzere kiralanmasına karar vermek.” şeklinde
düzenlenmiştir.
Görüldüğü gibi Belediyeye ait gayrimenkullerin satış yetkisi
ile belediye adına imtiyaz verilmesi ve belediye yatırımlarının hangi modelle
olacağı kararına ilişkin tek yetki Belediye Meclisine verilmiş, verilen
kararların uygulaması da Belediye Encümenine bırakılmıştır. 5393 sayılı kanun
ile mahalli idarelerin işleyişini düzenleyen hiçbir kanunda Belediye meclisinin
yetkilerini devretmesinin önünü açabilecek hiçbir hüküm yoktur. Dolayısıyla
satış yetkisini Belediye Encümenine ve Belediye Başkanına devretmek hukuka uygun
bir işlem olmayacaktır. Hatta kanaatim odurki Belediye encümenince yürütülecek
meclis kararların uygulanması meclisce oldukça sınırlanmış ve detayları
belirlenmiş kararlar şeklinde olmalıdır.
Bu durumda Belediye Başkanının görev
ve yetkilerini yeniden hatırlamakta fayda olacağı kanaatindeyim. 5393 sayılı
kanunun Belediye başkanının görev ve yetkileri düzenleyen 38. maddesi aynen
şöyledir.“ Belediye başkanının görev ve yetkileri şunlardır:
a)
Belediye teşkilâtının en üst amiri olarak belediye teşkilâtını sevk ve idare
etmek, belediyenin hak ve menfaatlerini korumak.
b) Belediyeyi
stratejik plâna uygun olarak yönetmek, belediye idaresinin kurumsal
stratejilerini oluşturmak, bu stratejilere uygun olarak bütçeyi, belediye
faaliyetlerinin ve personelinin performans ölçütlerini hazırlamak ve uygulamak,
izlemek ve değerlendirmek, bunlarla ilgili raporları meclise sunmak.
c)
Belediyeyi Devlet dairelerinde ve törenlerde, davacı veya davalı olarak da yargı
yerlerinde temsil etmek veya vekil tayin etmek.
d) Meclise ve encümene
başkanlık etmek.
e) Belediyenin taşınır ve taşınmaz mallarını idare
etmek.
f) Belediyenin gelir ve alacaklarını takip ve tahsil
etmek.
g) Yetkili organların kararını almak şartıyla sözleşme
yapmak.
h) Meclis ve encümen kararlarını uygulamak.
i) Bütçeyi
uygulamak, bütçede meclis ve encümenin yetkisi dışındaki aktarmalara onay
vermek.
j) Belediye personelini atamak.
k) Belediye ve bağlı
kuruluşları ile işletmelerini denetlemek.
l) Şartsız bağışları kabul
etmek.
m) Belde halkının huzur, esenlik, sağlık ve mutluluğu için
gereken önlemleri almak.
n) Bütçede yoksul ve muhtaçlar için ayrılan
ödeneği kullanmak, özürlülere yönelik hizmetleri yürütmek ve özürlüler merkezini
oluşturmak.
o) Temsil ve ağırlama giderleri için ayrılan ödeneği
kullanmak.
p) Kanunlarla belediyeye verilen ve belediye meclisi veya
belediye encümeni kararını gerektirmeyen görevleri yapmak ve yetkileri
kullanmak.”
3. Yetki Devri Mevzuatta Açıkça
Belirtilmelidir
Yetki devrinin hukuken geçerli olması için ilgili
mevzuatlarda açıkça belirtilmesi gereklidir. Zaten kanun koyucu yetki devri ile
ilgili 5393 sayılı kanunuda yaklaşımını açıkça ortaya koymuştur. İlgili kanun
Belediye Başkanının yetkisini devredebileceğini ve bunun şartlarını 42.
maddesinde açıkça belirtmiştir. “Belediye başkanı, görev ve yetkilerinden bir
kısmını uygun gördüğü takdirde, yöneticilik sıfatı bulunan belediye
görevlilerine devredebilir.”
Görüldüğü gibi belediye organlarından sadece
belediye başkanının yetki devri düzenlenmiştir. Diğer temel organlar olan
Belediye Meclisi ve Belediye Encümeni için yetki devri ile ilgili bir düzenleme
yapılmamıştır. Halbuki Belediye Başkanının yetki devrini düzenleyen aynı kanun
koyucunun Meclis ve Encümen için yetki devri düzenlememiş olması bu organların
yetkilerini devretmemesi yönündeki kanaatinden kaynaklandığını kabul etmek
gerekir.
3. Yargı Kararları ve Öğreti de Yetki Devrini uygun görmez
Aslında yetki devri çok sık başvurulan bir yöntem değildir. Genellikle
Merkezi idarelerin taşra teşkilatlarının işleyişini hızlandırmak için kullanılan
bir yöntem olarak kullanılmıştır çoğu zaman.
Nitekim, öğretide ve
Danıştay içtihatlarında yasayla bir makama verilmiş yetkilerin bu makamca başka
bir makama devri ya da başka makamlarca kullanılmasına izin verilmesinin mümkün
ve geçerli olmadığı kabul edilmektedir.Nihayetinde idari bir karar olan görev ve
yetki devri ile ilgili olarak çoğu zaman yargı yoluna başvurulmuştur.
Danıştay’ın değişik dairelerince farklı kararlar verilmekle birlikte genellikle
yetkinin devredilmemesi, uygun görülen yetki devirlerinde de “sınır ve kapsamı
açıkça belirtmek” kriteri göz önünde tutulmuştur.
“Yetki kurallarının,
dar ve özel anlamda kamu düzenine ilişkin hükümlerden olduğu idari işlemlerin
|
|
|
|
|
|
|
|
| M E C L İ S K A R A R I D I R |
| Karar No : 2010 / 53 |
| Karar Tarihi : 07.04.2010 |
en önemli unsurları arasında yer aldığı, yetki unsurundaki sakatlıkların sonradan verilecek onay ya da izinle giderilemeyeceği, bu nedenle idarinin yetki kurallarına sıkı bir şekilde uymak zorunda bulunduğu ve yetki kurallarının dar yorum ve uygulama yöntemlerine bağlı tutulması gerektiği idare hukukunun bilinen ilkelerindendir.
Dar anlamda yetki
unsuru denilen karar alma yeteneği konu yer ve zaman itibariyle Anayasa ve
yasalarla, belli organ, makam ve kamu görevlilerine tanınmış bir güçtür. Yetki
devrinin hukuken geçerliliği daha önce kanunda açıkça öngörülmüş bulunmasına
bağlıdır. Ancak kamu hukukunda yetkiler ait olduğu organ, makam ve görevlilerce
bizzat kullanılmak üzere verildiğinden, yetki devri istisnai durumlarda söz
konusudur.”
4. Yetki Devri Yerel İdareleri
Zayıflatır.
Kanaatim odur ki karar verme ve uygulama açısından Yerel
Yönetimlerin güçlendirilmesi gerekir. Zira yerelde görülebilecek birçok hizmetin
ve kullanılabilecek birçok yetkinin merkezi idare tarafından oldukça yoğun
olarak kullanılması hizmetlerin zamanında yapılmasını zorlaştırmakta,
zaman ve kaynak israfını artırmaktadır. Bunun da halkın taleplerini daha kolay
iletebileceği organlar vasıtasıyla yapılmasında fayda vardır. Son 6 yıl
içerisinde TBMM Yerel Yönetimlerin güçlendirilmesi yönünde değişik
kanunlarda adımlar atmıştır. Ancak bunların yeterli olduğunu söylemek mümkün
değildir. Biz yerel temsilcilere düşen görev de yerel yönetimlerin
güçlendirilmesi yönünde kamuoyu oluşturmak olmalıdır.
Yoksa zaten
oldukça sınırlı yetki ve görevi olan Belediye Meclisinin Yetkilerini Belediye
başkanına devrederek Yerel Karar organlarının zayıflatılmasının önünü
açmamalıyız. Bu durum Yasa koyucu nezdinde de; varolan olan yetkilerini
dahi kullanmak istemeyen bir organ olan Yerel Meclislerin daha da
zayıflamasına neden olacaktır.
Kaldı ki Belediye karar organları
içerisinde oldukça fazla yetkiye sahip olan Belediye Başkanına ek yetkiler
vermek Belediye Meclisini devre dışı bırakmaya, Başkan’ın telafisi
mümkün olmayan keyfi uygulamalarına ve Meclis üyelerinin maddi ve manevi
zararlar görmesine neden olabilecektir.
Yukarıda saydığım nedenlerden
dolayı; hukuk komisyonunca alınan komisyon görüşünün kabul
edilmemesi Belediye Encümeni ve Belediye Başkanına Yetki talebinin
reddedilmesi, bundan sonra da idarece talep edilecek meclisin yetkisini
devri yönündeki taleplerin dikkate alınmaması yönünde karar alınmasını
yüce meclisimizin takdirlerine sunuyorum. (M.Necati SERİN Hukuk Komisyonu Üyesi,
M Mehdi AKMAN Hukuk Komisyonu Üyesi )
SONUÇ :
Mülkiyeti Belediyemize ait Kartal Soğanlık 139 pafta, 8746 ada, 1 parsel sayılı taşınmazın 5393 sayılı Kanunun 18/e maddesi gereğince satımına veya yap-işlet-devret yöntemiyle değerlendirilmesi için Belediye Encümeni’ne ve Belediye Başkanı’na yetki verilmesi ile ilgili teklifin Hukuk Komisyonu Raporu doğrultusunda KABULÜNE Belediye Meclis Üyeleri; Abubekir TAŞYÜREK, Abdi KESİMAL, Av.Mustafa YAĞCI, Temel YAZ, Alaettin TEMEL, Hayrettin YEŞİLYURT, Av.Hatice TASLAK, Turgut ÇEVİK, Muhammed Mehdi AKMAN, Hüsna BALCI, Adem GÖKÇE, Av.Mehmet Necati SERİN, Nizamettin ALTINTAŞ, Hüseyin ÇAKIR, Metin BEKTAŞ'ın Red oyuna karşılık Kartal İlçe Belediye Meclisinin 2010/NİSAN AYI TOPLANTISININ 07.04.2010 TARİHLİ 2.BİRLEŞİMİNDE OYÇOKLUĞU İLE KARAR VERİLDİ.
|
|
|